Universal Robots, Dünya Otomotiv Konferansı’nda kolaboratif robotları anlattı
Dünya Otomotiv Konferansı’na katılan Universal Robots; otomotiv sektöründe montajdan kalite kontrole, üretimden parça kesimi ve boyamaya kadar birçok farklı üretim sürecinde görev alan cobot’ların sektöre sağladığı faydaları ve avantajları katılımcılarla paylaştı.
Universal Robots, dünyadaki büyüklüğü yaklaşık 4,5 trilyon dolar olan, dünya ekonomisinin neredeyse yüzde 5’ini oluşturan otomotiv sektörünü 7’nci kez bir araya getiren Dünya Otomotiv Konferansı’na (WAC) konuşmacı olarak katıldı. Pandemi nedeniyle online olarak gerçekleştirilen, yerli ve uluslararası birçok markadan konuşmacının katıldığı etkinlikte, pandeminin ekonomiye ve otomotiv sektörüne etkileri ele alındı.
Gök: “Cobot’lar birçok avantaj sağlıyor”
Konferansta ‘Kolaboratif robotlar otomotiv endüstrisinde hangi uygulamalarda kullanılıyor ve fark yaratan avantajları nelerdir?’ başlıklı bir konuşma yapan Universal Robots Türkiye&ME Ülke Müdürü Kandan Özgür Gök, cobot’ların sektöre ve üreticilere sağladığı avantajları paylaştı. Gök, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Cobot’lar bugün birçok otomotiv markasının üretim sürecinde; montaj, kalite kontrol, boyama, cilama, kalıplama ve parça kesimi gibi riskli ve aşırı titizlik gerektiren işlerde görev alıyor. Cobot’lar, üretimde esnek üretim ve kârlılık gibi birçok avantaj sağlıyor. Pandemiyle birlikte üretim esnekliğinin, kârlılığın ve verimliliğin son derece önemli olduğu günümüzde cobot’lar, rekabetçi pazarda küresel rekabet avantajı getiriyorlar.”
“Cobot’lar, makineler ve operatörler arasında daha fazla iş birliğine dayalı çalışma alanlarında üretim, verimlilik ve kazanca katkı sağlıyorlar” diyen Gök, şunları aktardı: “Cobot’ların otomotiv sektörüne entegrasyonuyla elde edilen avantajlar, sadece son üründe değil, üretim aşamalarının her birinin gelişiminde de büyük katma değer sağlar. Otomotiv endüstrisinde robot teknolojisinin potansiyelini ortaya koyan bir başka avantaj, görev çeşitliliği içindeki yüksek hassasiyet başarısıdır. Bu da, kalite kontrol anlamında geri dönüş sağlar. Cobot’lar ek olarak; kaynak, kalıplama veya parça kesimiyle ilgili tehlikeli ve hassas görevleri de yerine getirebilirler ve olası iş kazalarını da minimuma indirirler.”
“Cobot’lar, otomotiv üreticilerinin ihtiyaçlarına özel çözümler sunuyor”
Otomotiv sektöründe büyük boyuttaki üretimlerde cobot teknolojisine sahip olmanın günümüzde son derece önemli olduğunu kaydeden Gök, “2015 yılında, cobot pazarı tüm endüstriyel robot pazarında yüzde 2 paya sahipti. Bu oran 2018 yılında yüzde 4’e çıktı. 2025 yılında ise, bu oranın yüzde 35 ilâ 40 oranına yükselmesi öngörülüyor. Bu büyüme de, cobot’ların sektörlere sağladığı avantajların her geçen gün daha fazla anlaşılması ile oluyor. Kolay kurulum, üretimde esneklik ve düşük üretim maliyetleriyle birlikte üretimde küresel pazar rekabetini korumak isteyen üreticiler cobot’lara yöneliyorlar. Cobot’lar, ‘tak çalıştır ve üretime başla’ konseptiyle otomotiv üreticilerinin ihtiyaçlarına özel çözümler sunuyor ve yatırımın hızlı dönüşünü sağlıyor” dedi.