EY, Endüstrilerin Geleceği 2025 Araştırması’nın sonuçlarını açıkladı

EY tarafından yapılan Endüstrilerin Geleceği Araştırması’na göre, üretken yapay zekâ (GenAI), 5G ve uç bilişim gibi yenilikçi teknolojiler iş dünyasının geleceğini yeniden şekillendirirken; bu hızlı gelişen ortam, işletmeler ile bilgi ve iletişim teknolojisi (ICT) tedarikçileri arasındaki ilişkilerin de değişmesine neden oluyor.

  • 10 Nisan 2025
EY, Endüstrilerin Geleceği 2025 Araştırması’nın sonuçlarını açıkladı

Uluslararası danışmanlık hizmetleri şirketi EY, Türkiye’nin de dahil olduğu 26 ülke arasında sekiz farklı sektörden bin 635 işletmenin katıldığı ve işletmelerin yenilikçi teknolojilere yönelik yaklaşımlarının ele alındığı Endüstrilerin Geleceği Araştırması’nın 2025 versiyonunu yayımladı. EY araştırmasına göre; üretken yapay zekâ (GenAI), 5G ve uç bilişim gibi yenilikçi teknolojiler iş dünyasının geleceğini yeniden şekillendirirken; bunların uygulanması maliyet verimliliği, çeviklik ve inovasyon vaat ediyor. Ancak hızlı gelişen ve karmaşık olan bu ortam, işletmeler ile bilgi ve iletişim teknolojisi (ICT) tedarikçileri arasındaki ilişkilerin de değişmesine neden oluyor.

Kurumsal yatırım ivmesi güçlü kalmaya devam ediyor
Araştırmaya göre, gelişmekte olan teknolojilere yönelik kurumsal yatırım ivmesinin güçlü kalmaya devam ettiği görülüyor; üretken yapay zekâ alanında geçen yıl küresel çapta yüzde 43 olan yatırım oranının, bu yıl yüzde 47’ye çıkmasıyla işletmelerin neredeyse yarısının bu alana yatırım yaptığı gözlemleniyor. Anket katılımcılarının yüzde 43’ü ise nesnelerin interneti (IoT) alanına yatırım yaptığını belirtirken, yüzde 33’ü 5G teknolojisine yatırım yapıyor; bu, sırasıyla 2024’teki yüzde 39 ve yüzde 27’lik oranlarına göre artış trendini yansıtıyor. Ayrıca araştırma, bilgi ve iletişim teknolojileri (ICT) tedarikçilerinin, işletmelerin dijital dönüşümde başarılı olabilmesi için stratejilerini gözden geçirmeleri gerektiğine vurgu yapıyor. Aynı zamanda EY araştırması; günümüzde üst düzey yöneticilerin yüzde 49’unun, tedarikçi seçimi de dahil olmak üzere, gelişen teknolojilere kurumsal stratejilerinde yer verdiğini ortaya koyuyor. Teknoloji yatırımlarının karar süreçlerinde CEO’ların doğrudan görev aldığı işletmelerin yüzde 51’i GenAI’ye yatırım yaparken, CEO’ların bu süreçlerde daha az yer aldığı organizasyonlarda ise bu oranın yüzde 44 olduğu görülüyor.

Şirketler, pilot teknoloji uygulamalarını canlıya almakta zorlanıyor
Gelişmekte olan teknolojilere yönelik yatırımlarda küresel çaptaki artış eğilimine rağmen; araştırma, çok sayıda işletmenin hala sadece deneme aşamasında olduğunu ve bu gelişimin önündeki en büyük zorlukların mevcut sistemlerle entegrasyon (yüzde 48) ile bütçe kısıtlamaları (yüzde 46) olduğunu ortaya koyuyor. Örneğin, IoT’ye yapılan yatırımlar; her ne kadar yıldan yıla artsa da aktif IoT uygulamalarına sahip işletmelerin oranı düşüş gösteriyor ve bu oran 2024’te küresel çapta yüzde 19 iken, bu yıl yüzde 16’ya gerilemiş durumda. Uç bilişimin aktif uygulamaları da yıllık bazda yüzde 22 ile sabit kalırken, ankete katılan işletmelerin yalnızca yüzde 1’inin GenAI aktif uygulamalarına sahip olduğu görülüyor.

Şirketler, tedarikçi seçimi konusunda karar almakta güçlük yaşıyor
Şirketler, dijital dönüşüm yolculuklarında operasyonlarını en iyi şekilde destekleyebilecek ICT (bilgi ve iİletişim teknolojileri) tedarikçileri seçme konusunda kararlar almakta zorlanıyorlar. Araştırmaya göre, küresel çapta anket katılımcılarının yüzde 73’ü, değişen tedarikçi ekosistemini daha iyi anlamaları gerektiğini ifade ediyor. Bu durum, farklı teknoloji sağlayıcıları arasındaki iş birliklerinin giderek daha yaygın hale geldiğini yansıtıyor. Anket katılımcılarının yüzde 56’sı ise teknoloji tedarikçilerinin ek iş ortakları hakkında farkındalık eksikliği yaşadıklarını düşünüyor.

ICT sağlayıcıları sektör odaklı stratejiler benimsiyor
Tüm sektörler genelinde, sistem ve süreç optimizasyonu (yüzde 40) bir IoT uygulaması olarak ilk sırada gelirken; uzaktan çalışma, eğitim ve iş birliği (yüzde 38) 5G tabanlı bir IoT kullanım alanı olarak bunu takip ediyor. Ancak, araştırmaya göre tercih edilen 5G kullanım alanlarına dair sektörler arasında büyük farklılıklar bulunuyor. Örneğin; uzaktan iş birliği konusu, enerji ve finansal hizmetler sektörlerinde öncelikli olurken, kritik altyapı kontrolü otomotiv ve imalat sektörlerinde en üst sırada yer alıyor. Tüketici ve kamu sektörleri için öncelikli 5G kullanım alanı ise sistem optimizasyonu olarak öne çıkıyor. Bu durum, ICT sağlayıcılarının stratejilerini sektör merceğinden ele alması gerektiğine işaret ediyor.

Şirketler kapsamlı çözümler sunan tedarikçileri tercih ediyor
İşletmeler ICT sağlayıcıları için ideal tedarikçi özelliklerini tanımlarken, ölçülebilir iş çıktıları sağlama yeteneğinin (yüzde 33) ve güçlü bir iş ortağı ekosistemine erişim sağlama yeteneğinin (yüzde 33) ilk sıralarda yer aldığını belirtiyor. Bu özelliklerin, değer bazlı fiyatlandırmanın (yaklaşık yüzde 10) önünde yer alması, işletmelerin tedarikçileri değerlendirirken maliyet avantajının ötesine baktığına işaret ediyor.

Beşli: “İşletmeler, yatırımlarından değer sağlama konusunda bazı zorluklarla karşılaşıyor”
EY Türkiye Telekomünikasyon, Medya ve Teknoloji Sektör Lideri ve Danışmanlık Bölümü Şirket Ortağı Emre Beşli, ilgili araştırmaya yönelik şu değerlendirmelerde bulundu: “EY Endüstrilerin Geleceği Araştırması’nın 2025 versiyonunda, işletmelerin dijital dönüşümlerini desteklemek için 5G’den yapay zekâya (AI) ve uç bilişime kadar bir dizi yenilikçi teknolojiyi benimsemesiyle birlikte belli bir aşamaya geldiği ele alınıyor. İşletmeler bu yenilikçi teknolojileri benimsemeye kararlı olsalar da yatırımlarından değer sağlama konusunda bazı zorluklarla karşılaşıyorlar. Temel sorunlar arasında, tedarikçilerin yeteneklerinin ve iş ortağı ekosistemlerinin değer zincirine nasıl entegre olabileceklerinin yeterince anlaşılmaması ve ilgili teknolojilerdeki en son yeniliklere ilişkin farkındalığın düşük olması yer alıyor. Bu durum, bilgi ve iletişim teknolojisi (ICT) tedarikçilerinin, araştırmada belirtilen beş temel adımı atarak “şirketlerin bütünsel iş ortakları” olarak kendilerini yeniden konumlandırmalarının önemine işaret ediyor. Bu yeniden konumlandırma sayesinde ICT tedarikçileri, dijital dönüşüm için yapılan yatırımların uzun vadeli değere dönüşmesi konusunda müşterilerine yardımcı olabilirler.”

Karamanoğlu: “Sektör paydaşlarıyla bir araya gelmekten mutluluk duyduk”


EY araştırmasının sonuçlarının açıklandığı ve aynı zamanda raporda ele alınan konuların paralelinde teknoloji dünyasındaki gelişmelerin nabzının tutulduğu Mobile World Congress (MWC) 2025’e katılan EY-Parthenon Türkiye Strateji Hizmetleri Lideri Kağan Karamanoğlu ise kongreden gözlemlerini şöyle paylaştı: “Her yıl dünya genelinden binlerce ziyaretçiyi bir araya getiren, mobil iletişim sektörünün önemli kongrelerinden biri olan MWC, bu sene de iletişim operatörlerinden mobil cihaz üreticilerine, teknoloji sağlayıcılarından endüstri liderlerine kadar sektörün önde gelen temsilcilerini ağırladı ve yenilikçi teknolojilere ev sahipliği yaptı. Kongrede, dünyanın en büyük girişimleri ve teknoloji devi şirketler, yapay zekâ teknolojisi başta olmak üzere en son yenilikleri tanıttı. Yenilikçi teknolojilerin yanı sıra geleceğin teknoloji trendleri de ele alındı. Aynı zamanda, üretken yapay zekâ (GenAI), 5G ve uç bilişim gibi teknolojilerin iş dünyasının geleceğini nasıl şekillendireceğine dair önemli veriler paylaşıldı. EY olarak, MWC’de yer alarak, sektör paydaşlarıyla bir araya gelmekten mutluluk duyduk.”

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ